4 Ekim 2009 Pazar

kara cahiller

anneannem, dunyada gordugum en harika insan. o kadar mutevazi, sabirli ve terbiyeli ki Allah ona ve dedecigime uzun omurler versin. biz kucuktuk. coktuk. bir suru torun. onun herbiri baska kokan, baska acan ciceklerle, meyve agaclariyla dolu bahcesinde kosusurduk.hicbirsey demezdi ,kizmazdi bize, bir kere bile hatirlamam yaramazliklara kizdigini.oyle guzel bir insandi. yaninda huzur bulurdun. yasamin sade guzelliklerini gorurdun. ogle uykusu gibidir anneannem benim. yaz aksaminda oten circirboceklerini dinleriz annemle onun bahcesinde.
benim anneannem kimseye karismaz, kimseden birsey istemez, kimseden birseyini esirgemez,
benim anneannem kimseyi yargilamaz, kimseye kin tutmaz.
benim anneannem gordugum en gorgulu ,ahlakli insandir. halbuki okuma yazma bile bilmiyor. Cahillik okunan kitapla, girilen sosyal ortamla,soylenen suslu sozle gecmez. Gonul gozu kor olanin, sagduyusu olamayanin, kalbi temiz olmayanin cahillikten, kacisi yoktur.insan once yuregindeki bosluklari doldurmali.hirslarindan kurtulmali.
birkac gundur kor,kara cahillerle muhatabim, aslinda birkac gundur degil, yillardir. hepsini hayatimdan atabilsem,keske... ama oyle bir sahte cennet yok. hem nuri bilge ceylan bana birgun demisti ki, guzel olan da bu zaten.
ogrenecegim nasilsa.
once kendi cahilligimle barismali , kendimi sarip sarmalamaliyim ki, bunun boyle guzel olmasinin anlamina varabileyim.